hayattayım, bu kadar
tanırım tüm soğukları
mevsim normallerinin üzerinde seyretmelerinden
tanırım tüm bana uzakları
onları en yakınından seyretmelerimden
yanımda taşıdığım bir soğukluktan
çok şey öğrendim yüzümdeki donukluktan
hep aynı yere konulmaktan ve
tekrar tekrar düşünüp anlamaktan öğrendim
öğrendim ki kendime nefretim doğuştan
hemşirelerin ben burada ne yapıyorum diye
volta attıkları bir koğuştan
ve aynı ellerin beni boğuşundan
ışıkların gözümü alışından
ve alıştığım karanlıktan
boğulmayı denizde değil karada öğrendim
karada öğrendim borç içinde yüzmeyi
bir karış eksik etmiyorum kendimi üzmeyi
iki karış sandalyem var, arkasında hırkam
üç karış balkonum var, içimde var bir kar yağış
dört karış bir defterde şiirlerim
beş karış suratım ve koptu kayışım
izledim demin buradan atlasam mı diye düşünen ürkek bir kediyi
atladı ve önüme uzandı onu sevmem için
kendimi sevemiyorum ki dedim bir kediye
zaten sevecek olsam severdim de şimdiye
okuttum onca intihar mektubumu size şiir diye.